Değerli Velilerimiz,
Okuma, çok yönlü metin analizi ve düşünce odaklı bir eylemdir. Nasıl ki fiziksel eylemler bir disiplin ve eğitim sonunda gelişiyorsa okuma eylemi de belli bir plan ve eğitimle alışkanlığa dönüşür.
Bu bağlamda biz her ay okuma sınavları uygulayarak çocuklarımızın ruhsal yönden gelişimini destekleyecek, onlara okumayı sevdirecek, kitapları seçerek onlara bu alışkanlığı kazandırmak için çabalıyoruz.Bu minvalde kitap sınavlarında onların kitap okurken nelere dikkat edeceklerini ve neleri anlamaları gerektiğini öğretmeye çalışıyoruz. Zümremizce belirlediğimiz kitapları, her ay çocuklarımıza okutuyoruz. Not baremleriyle onların sınavlarda düşüncelerini ifade edebilme güçlerinden, güzel yazı yazma ve imla, kompozisyon gibi yetilerini de ölçüyoruz. Bu değerlendirmeler sonucunda da velilerimize her dönem sonunda değerlendirme karnesi veriyoruz.
Tabiki hiç şüphesiz okuma alışkanlığı,ailelerin de yaşam alışkanlıklarından besleniyor. Sürekli televizyon izlenen bir evde, sosyalleşme olmadan bir çocuğun odasına çekilip kitap okumasını istemek çocuk tarafından ceza gibi algılanabiliyor. Bizler öğretmenler ve ebeveynler olarak okumayı sınav için ya da başka bir amaç uğruna yapmak yerine yaşam tarzımız haline getirirsek bizlerin izinden gelen evlatlarımızın da daha çok okuma alışkanlığı kazanmasına vesile olabiliriz. Hiçbir eğitim kurumu veya öğretmen ailenin kazandıracağı alışkanlığı tek başına kazandıramaz. Özellikle yaz aylarında nasıl ki çocuklarımız yemek öğünlerini atlamasınlar diye uğraşıyorsak kitap okumalarına da aynı hassasiyetle yaklaşmalı, okumalarını planlamalı, okuduklarını anlatmalarını istemeli hatta okudukları üzerinden yorum yapmalarına, çıkarımda ve saptamalarda bulunmalarına izin vermeliyiz. Okuma bir gün, bir dönem ya da sınava kadar değil hayatımızın sonuna kadar olmalıdır. Bu düşünce ve nacizane önerimlerimle siz saygıdeğer velilerimize ve evlatlarımıza selamlarımı iletir, iyi tatiller dilerim.
Ortaokul Türkçe Zümresi
- Tolga Özalan
- Durali Duman
- Oğuzhan Çetin
- Bahar Çaycı